17 Ağustos 2017 Perşembe



Ne çok sevmiştik İzmir’i, anlatırdın yaşasaydın

Hatırlıyorum, ne çok şey keşfetmiştik o yaz..

İzmir, Alaçatı, Göcek taaa Kaş’a kadar ne çok yol..

Bir buraya gelmemişiz seninle,

Oysa güzel yermiş adı gibi Güzelbahçe.

Aslına bakarsan güzelliği manzarası

Başka da bir numarası yok, çok yer gibi

Deniz alabildiğince koyu mavi mesela

Şu parlement mavisi dediklerinden

Baktıkça kaybolduğum yitip gittiğim..

Güneş var bi de sıcacık kırmızı

Yittiğim yerden coşkuyla getiren

Getirip mavinin kenarına oturtan

Üstüne bir de anlatan

Bilmem ki ne diyor, duyamıyorum...

Neyse..

Rakı yok bu akşam, ki sen en çok rakıyı severdin

Bira var bu akşamın mönüsünde

Bira ve kalamar ve karides

Şu karidesi

Ankara’daki gibi yapamıyorlar hiçbir yerde

Hani şu Kaptanın Yeri’nde ekmeği bana bana yediğimiz

Yağını içtiğimiz acılı tereyağlı karides yok..

Yaşasaydın sen de hatırlardın o tadı...

Kalamar desen eh işte,

Olsan sevmezdin bunu da sen, yağlı derdin

Sağlıklı yaşamaya ne kadar meraklıydın

Hatırlıyorum...

Sende haklıydın nereden bilecektin bu kadar erken gideceğini?

Neyse..

Buranın ve şimdinin en iyi tarafı ne biliyor musun,

Şarkılar

Şarkıları..

En yenisi 80 lerden falan

Eski, hepsi çokkk eski şarkılar

Tanju, Esmeray, Nil, Funda, Cem hepsi burada

Olsan severdin burayı..

Yoksun diye senin için de içtim bu akşam

Güneş rakı burcuna girmeden derdin hep

Girmedi henüz burada


Çünkü bu akşam rakı yok, sen gibi...







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

GİTME Bİ YERE Tanıştığımızda yazın ilk ayıydı. Küçük bir odada kalorifer peteğinin önünde masmavi bakıyordun bana.         ...