19 Kasım 2012 Pazartesi


 

ÖZGÜVEN BİLDİRGESİ

 

Sizin kendi hakkınızda ne düşündüğünüz, başkalarının sizin hakkında ne düşündüğünden çok daha önemlidir.
                                                           Seneca

Özgüven bildirgesini ilk okuduğumda çok etkilenmiş ve bir insan kendini eğrisiyle doğrusuyla ancak bu kadar tarif edebilir demiştim. Özgüven, sizin kendinizi değerlendirmenizdir. Başkalarının sizin hakkınızda ne düşündüğü ya da ne hissettiği değil, sizin kendinize dair düşünce ve duygularınızdır. Dolayısıyla sizin yaşam oyununda kendinizi hangi rolde gördüğünüzdür. Özgüven bildirgesi hazırlamanın, kişinin kendini aynada nasıl gördüğü kadar o aynada yaşama nasıl baktığını da gösterdiğini düşünürüm.

Kişinin, kendi mükemmel potansiyelini ortaya çıkarabileceğini gösteren, buna dair güvenini anlatan en güzel metinlerden biridir özgüven bildirgesi.

NLP (Neuro Linguistic Programming)’yi ortaya çıkaran Richard Bandler ve John Grinder’e  çalışmaları ile esin kaynağı olan Virginia Satir, özgüven bildirgesini ilk kaleme alan kişi. Virginia Satir’in, özgüven, değişim ve aile terapisi uzerine psikoloji dünyasına büyük katkıları olmuştur. Bana en yakın gelen karakteristik özelliği ise “temelde kötü bile olan her davranışın aslında iyi bir niyetten doğduğuna” yönelik inancıdır. Ki bu inanç, Erickson Çözüm Odaklı Koçluğun da beş ana prensibinden biridir.


 
 Virginia Satir

Buyrunuz okuyunuz Satir’in bildirgesini...
Sonrasında...
Kendi Özgüven Bildirgenizi yazmaya ne dersiniz?
Bakın bakalım kendinizi nasıl görüyorsunuz?
Yaşam yolunda kendinizi nasıl ifade ediyorsunuz?


ÖZGÜVEN BİLDİRİMİM


BEN KENDİMİM


Tüm dünyada benim gibi hiç kimse yok.Bazı yönleri bana benzeyenler var, fakat kimse tam olarak tüm yönleriyle benim gibi değil, dolayısıyla bende varlık bulan her şey sadece bana özgü,çünkü ben onları tek başıma seçtim.
Benimle ilgili her şey benim;
Vücudum, ve onu oluşturan her şey;
Zihnim ve onu oluşturan tüm düşünce ve fikirler;
Gözlerim, ve onun ifade ettiği tüm görüntüler;
Duygularım, ve onlar her neyseöfke, neşe, kaygı, sevgi, hayal kırıklıkları, heyecan;
Ağzım, ve onlardan çıkan her sözcük
Nazik, yumuşak ya da kaba, doğru ya da yanlış;
Sesim, yüksek ya da alçak,
Ve tüm davranışlarım, başkalarına ya da kendime karşı.
Kendi fantazilerim, rüyalarım, umutlarım, korkularım.Tüm zafer ve başarılarım benim, tıpkı tüm hatalarım gibi.Çünkü beni oluşturan tüm parçalar benim. Ben kendimle tamamen yüzleşebilirimve böyle yaparak beni oluşturan tüm parçaları sevip,onlarla dost olup, dostça yaşayabilirim.Ve böylece benim için en önemli şeylere ulaşmak üzere, bir bütün olarak amaçlarımı gerçekleştirebilirim.
Kendi kendimi şaşırtan bazı yönlerim olduğunu biliyorum.Ve bilmediğim başka yönlerim de var. Fakat kendimle dost olduğum ve kendimi sevdiğim sürece,beni şaşırtan bu yönlerin üzerine cesaret ve umutla gidip, kendimle ilgili daha pek çok şey bulabileceğimi biliyorum.
İnsanlara nasıl görünürsem görüneyim, ne söylersem, ne yaparsam yapayım,herhangi bir anda ne düşünürsem, ne hissedersem hissedeyim, hepsi de benim.
Bu bana özgü.
Zamanın o noktasında nerde olduğumun bir ifadesi. Ne yaptığıma, nasıl düşündüğüme, ne hissettiğime baktığımda, bazı yönlerim uyumsuz olabilir.Ve ben bu uymayan yönleri çıkarıp,uyduğuna emin olduklarımla yola devam edebilirim.Çıkardıklarımın yerine yeni şeyler yaratabilirim.Görebilir, duyabilir, hissedebilir,düşünebilir, söyleyebilir ve yapabilirim.
Benim dışımdaki dünyada, insanlara bir düzen yaratabilecek, ilişkileri anlamlı kılabilecek, üretken ve onlara yakın olabilecek,gerekirse dışarda hayatta kalabilecek bir birikimim var.
Kendime aitim ve böylece kendimi yeniden biçimlendirebilirim.
Ben kendimim ve bundan mutluyum.

Virginia Satir



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

GİTME Bİ YERE Tanıştığımızda yazın ilk ayıydı. Küçük bir odada kalorifer peteğinin önünde masmavi bakıyordun bana.         ...