YEPYENİ YIL
Yeni bir yıla başladık. Yepyeni bir yıla. Kendimi
hatırladığımdan beri yılda iki günü çok özel bulmuşumdur. O iki gün, sabah
uyanır uyanmaz heyecanlanırım, mutlu olurum, umutla bakarım geleceğime. Biri
her yılın 31 Aralık’ı, diğeri de doğum günüm. Şımarırım diğer 364 günde
şımarmadığım kadar, kendime mutlaka hediyelerim olur. Bazen bu bir söz, bir
karar olur hayatımı kolaylaştıran, daha kaliteli hale getiren. Bazen de somut
bir şey, bazen kendime ısmarladığım yemek bir kadeh içki, bazen küçük bir takı
veya giysi. Ne olduğu çok önemli değildir aslında, o an önemsediğim bana
hissettirdiğidir sadece.
Bu yıl yeni yıla girmeden bir iki gün önce ardımda
bıraktığım yılın bilançosunu çıkarmak istedim önce. Ki bu da üç beş yıldır
yaptığım bir şey. Aldım kağıdı kaleme elime ve bıraktım kendimi geçtiğim bir
yıla. Kalem kendiliğinden yazmaya başlamıştı bile. Başardıklarıma baktım,
hüzünlerimi hatırladım, çok mutlu olduğum anlarımı hatırladım gülümseyerek. Tüm
duygularımı sevdim o anda ve fark ettim ki zaten hepsi bendim. Yaşam bendim ve
yaşamın içinde tüm olanlarda bendim.
Maddi konularım vardı çözmem gereken. 2012 de başlayan bu
süreci doğru ve düzgün yönetmeye özellikle gayret etmiştim. Ara ara inişlerim
olsa da genel anlamda enerjimi yüksek tutmayı başarmıştım. Ve artık sona
geldiğimi fark ediyordum. Almam gereken kararlar vardı, her atacağım adımın
beni hem fiziksel, hem ruhsal hem de duygusal anlamda rahatlatacağını, yol
almamda faydası olacağını biliyordum. Durmak
iyi değildi çünkü hem zaten duracağım kadar da durmuştum, artık hareket vaktiydi.
Aslında geçtiğimiz yılın bütününe şöyle bir baktığımda kısa bir tanımla anlatmak
istediğimde, 2013 e hareket yılıydı diyebilirim. Sonra iş ile ilgili olarak
direnmekten vazgeçtim, direndikçe istediklerimde ısrar ettikçe bir arpa boyu
yol alamadığımı, gelen diğer seçenekleri de hakkı ile değerlendiremediğimi
gördüm. Öyleyse yapacak iş öncelikle direnmekten durmaktan vazgeçip, akışta
olmaktı ve bu akışa beni hangi iş yeri götürecekse oraya tamam demekti. Bunu
anlayıp yenisine niyet ettikten birkaç ay sonra işime kavuştum. Toprak grubu
burcuna sahip olan benin mülkiyet duygusu da çok gelişmişti. Kendi evimden
vazgeçerek ailemle yaşamaya karar vermem bu konudaki direncimi kırmak için
kocaman bir adımdı. 18 yıldan sonra yeniden baba ocağına dönmek ciddi bir
karardı benim için. Ve iyi de oldu. Ailemle bu kadar sık vakit geçirmeyi
özlemişim, uzun Pazar kahvaltılarının beni ne kadar mutlu ettiğini unutmuşum.
Ailemin sıcaklığına ne kadar ihtiyacım varmış meğer… Ve elbette dibine kadar
şımardığım zamanlar onların yanındaki günlerim J
Geçtiğimiz yıl enerjimin yukarda olmasının en büyük sebebi
yaptığım şifa enerjisi uygulamaları idi. Kendimi her kötü hissettiğimde daha
fazla fazla yaptım. Yaptıkça bana ve çevreme ne kadar iyi geldiğini gördüm.
Çevreme de iyi geliyordu çünkü ben ne kadar iyi olursam sevdiklerimle ilişkim de
o denli dengeli oluyordu. İyileştirici gücüne minnettarım. Şifa ve koçluk
uygulamalarını hayatıma daha fazla almaya karar verdim. Ki bu karar 2014 ünde
ilk kararlarından biri.
Çoğumuz gibi bende ilişkiler konusunda sınanıyorum, hem de birkaç
yıldır. Farkı, geçen yıl bunun idrakinde, her adımımın farkında olarak yol
almamdı. Üç beş yıl öncesine kadar karşımdakileri suçlamak, onların hatalarını
sayıp dökmek veya kendime şansızlığıma acımak, çoğumuza olduğu gibi bana da daha
kolay geliyordu. Öyle ya insanın kendine taraf olması çok daha kolay. Oysa tüm
yaşamda olduğu gibi ilişkilerde de “sen” diye başlayan cümleler kurmak yerine “ben”
diyerek cümle kurmanın ilişkilerde ne kadar yol aldırdığını hatırladım. Mevcut
ilişkilerimden bazıları bitti, bazıları askıya alındı, bazıları ise daha da
güçlendi. Aslına bakarsan olan şuydu, her yaşamda olduğu gibi, vakti gelenler
istasyonlarına geldiklerinde indiler, vakti gelenler ise bindiler trene. Yaşam
dediğin de zaten durakları, istasyonları olan bir demiryolu gibi değil mi…
Düşünsene kimler kimler vardı o trende şimdiye dek ve kimler var şimdi seninle aynı
vagonda? Yarenlik edenlere teşekkür ederek bitirdim bu faslı.
Korkularımı, çekincelerimi yeniden gözden geçirdim. Hayatımı
zorlaştıranları ele aldım ve üzerine gittim. Olumluydu sonuçlar ki 2014’e devrolanlar
da var. Mesela yeni yıl ile birlikte yazılarımda, resimlerimde daha cesur
olmaya karar verdim, içimden geleni, geldiği gibi yansıtmaya karar verdim ki
ilk adımı da bu yazıdır yoksa bu kadar kişisel bir değerlendirmeyi niye anlatayım
uzun uzun J
Ve başka başlıklarında üzerinden geçtim. Sonuçta bir yılın
beni ne kadar büyüttüğüne şahit oldum. Yaşadığım her olay, görüştüğüm her kişi,
içinde bulunduğum her durum beni daha da büyütmek içinmiş, yolumda tutmak
içinmiş. İşte bu yüzden herkese ve her şeye tek tek teşekkür ettim varlıkları
ve yaşamıma kattıkları için. Şimdi yeni yıl ile birlikte, heyecanla yenilerini
bekliyorum.
2014’ü düşündüğümde, ilkin sevmeye karar verdiğimi fark
ettim. Yeni yılımı seviyordum ve son gününe dek sevecektim. Bu yeni yıl ile
aramdaki ilk sözleşme idi. Tüm getireceklerini baştan kabul ettim, neden
geleceklerini bilmenin huzuru ile. Eski dostlarımı, arkadaşlarımı, benim için
özel ve önemli olduklarını düşündüğüm kıymetlilerim ile ilişkilerimi yeniden
canlandırmaya karar verdim. İlk adımımı da yeni yıllarını kutlayarak başladım
ki aralarından biriyle yaptığım uzun telefon konuşması o eskilerin ne kadar da
önemli olduklarını hatırlamamı sağladı. Son yıllarda edindiğim ve varlıklarından
müthiş keyif aldığım arkadaşlarıma ise daha açık olmaya karar verdim. İnsanlara
güvenmem zaman alıyordu hatta bazen yıllar, bu süreyi kısaltmaya ve
samimiyetini hissettiğim arkadaşlarıma daha yakın olmaya, duvarlarımdan
arınmaya karar verdim. İç sesimi daha
bir can kulağı ile dinlemeye de karar verdim yeni yılda ki kendileri beni geçtiğimiz
yılın son ayında defalarca uyarmasına karşın duymamıştım. Duymazdan gelmeyi
tercih etmiştim. Ve onu dinlememenin sonucu ani, beklenmedik ve sarsıcı idi ve
hatta yılın son golü idi. Bu arada beklenmedik mi dedim? Aslında bal gibi
beklediğim bir durumdu da beklemeyi ummuyordum sanırım.
Geçtiğimiz yıl ihmal
ettiğim seyahat konusunu bu yıl için çoğaltarak yaşamıma dahil etmeye karar
verdim ki ilk adımı olarak Mart ayına dört günlüğüne rezervasyon yaptırdım. Çok
keyifli bir gezi olacak, şimdiden heyecanlanıyorum J
Eğitim konusuna, eğitmenliğe daha çok zaman ayırmaya karar
verdim ki ilk adımı olarak da sunum hazırlamaya başladım, Şubat ayı gibi
eğitimlere çıkmaya niyet ettim, hazırlıklarımı yapayım da ben, gelecek olan
nasılsa gelir diyerek.
Karar aldığımızda, niyet ettiğimizde ilk adımı atmaktır bizi
gerçeğimize yaklaştıracak olan. Bilgi, ancak yaşama geçerse gerçekten bilgi
olur yoksa bilmek olarak kalır ki sana pek de faydası olmaz. Bu yüzden yeni yıl
kararlarımı alırken, ilgili ilk adımlarımı atmaya özellikle özen gösterdim. Cümleler
kağıtta kalmasın, yaşamımın parçası olsun diye geçtim harekete.
Velhasıl, hem geçmiş yılıma hem de gelecek yılıma daha
farklı bir gözle bakmaya çalıştım, çalışıyorum. Ruhsal, duygusal ve fiziksel
gelişimime bu sene de devam etmek ve yolumda ilerlemeye devam etmek istiyorum. Bu
yolumda bana eşlik edecekleri yoluma davet ediyorum, geleceklerini biliyorum.
Heyecanlıyım bir yıl sonra bu el neler yazacak merak ediyorum. Sayfaların dolu
olması için elimden gelenin en iyisini yapacağımı da biliyorum.
Hoş geldin 2014! Evime, ocağıma, kalbime, ruhuma hoş geldin!
Mutlu yıllar hepimize! Sizleri de büyütecek yıllar diliyorum sevgiyle J