NE İSTEDİĞİNİ BİLMEK
Ne istediğini bilmek önemlidir. Hayattan ne istediğini
bilmek, hayatın neresinde nasıl var olacağını bilmek önemlidir. Nereye gideceğini bilmeyen gemiye hiçbir
rüzgar yardım edemez demiş Moliere. Rotasını çizemeyen gemiye rüzgar ne yapsın?
Şansım yok, tüm talihsizliklerde beni buluyor deyip işin kolayına da kaçma. Sen
nereye gitmek istediğini bilmiyorsan, yolunun ne olduğunu göremiyorsan, yolunda
yarenlik edecek kişinin kim olacağına karar veremiyorsan, şansın üzerinden
akacak hale gelse bile kaç yazar?
An’ın ne kadar kıymetli olduğundan bahsettik hep. Geçmişin
pişmanlıklarına takılmadan geleceğin kaygılarını yaşamadan an’dan bahsettik. Ki
doğrudur, kıymetli olan şimdidir, şu andır. Ve işte tam da burada kavram
kargaşasına düşmemek gerek. Aslolan anı yaşamak ve anın hakkını vermektir ve
bunu yaparken de her an ne olduğunun farkına varmaktır. Geçmiş yaşam
deneyimlerinin, an’larda alınan kararlarda göz önünde olması faydalıdır. Zira Kızılderililerin dediği gibi “aynı
derede iki kere yıkanmanın” ne bedenine ne de ruhuna faydası olur.
Yaşam amacına bağlı olarak yaşadığın
deneyimlerdir aslında seni yolunda tutan. Dolayısıyla senin en kıymetli hazinen
ne işin ne evin araban ne de paran pulundur, senin en kıymetli hazinen çoğu kez
görmezden geldiğin, anlamaktan kaçındığın deneyimlerindir. O deneyimler o kadar
kıymetlidir ki, sana ne anlattıklarını duyabilirsen, ne göstermeye
çalıştıklarını görebilirsen, bir sonraki adımında aynı ya da benzer
deneyimlerle karşılaştığında yok arkadaş ben bu filmi daha önce görmüştüm der
ve geçer gidersin. Yoluna devam edersin ki yine bu yaşamda en önemli
sorumluluğundur bu. Ne olursa olsun devam etmek, hayata karışmaya devam etmek.
Ne olursa olsun yolda olmak…
